Çocuklarımız bedenleriyle mutlu olsunlar...
- Uzm. Psi. Deniz Bayel
- 28 Tem 2017
- 1 dakikada okunur

Her daim keyifle takip ettiğim Müzisyen Sevgili Göksel’in instagram'da geçtiğimiz günlerde paylaştığı bir yazısı beni çok düşündürdü.
Ne acı ki görsel güzellik günümüzde birçok değerin önünde. Dört bir yandan pompalanan mesaj net; Güzelsen, zayıfsan, yakışıklıysan, kaslıysan kıymetlisin yoksa neredeyse bir hiçsin. Ne ürettiğin, ne ortaya çıkarttığın, neyi başardığın, nasıl bir insan olduğun bunların gerisinde sıralanıyor.
Maalesef çocuklarımız da bu mesajlara maruz kalabiliyor ve kendi vücutları ve görüntüleri ile ilgili kaygıları 5 yaşından itibaren başlayabiliyor. Doğru okudunuz, 5 yaş! Bu kaygılar çocukluk boyunca devam edip, ergenlikte daha da artabiliyor ve yeme bozuklukları, özgüven eksikliği başta olmak üzere birçok sorunu beraberinde getirebiliyor.
Bizlere bu noktada büyük bir sorumluluk düşüyor!
Çocuklarımıza doğrudan ve dolaylı hangi mesajları iletiyoruz?
İltifat ederken daha çok nasıl göründüklerine mi yoksa becerilerine, başarılarına, olumlu davranış ve kişilik özelliklerine mi odaklanıyoruz?
Biz kendimiz vücudumuzdan, görüntümüzden memnun muyuz, derdimiz sağlıklı bir vücut mu yoksa yalnızca zayıf ve güzel görünmek mi?
Bu duygularımızı çocuklarımıza nasıl yansıtıyoruz?
Çocuklarımıza sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırabiliyor muyuz, hayatlarına fiziksel aktiviteyi sokabiliyor muyuz?
Medyadaki gerçekçi olmayan mesajlar hakkında çocuklarımızla konuşuyor muyuz?
Vücutları, görünümleri hakkında masum bile olsa espriler yapıyor muyuz?
Çocuğumuz vücudundan rahatsız olduğunu söylerse nasıl tepkiler veriyoruz, nasıl destek oluyoruz?
Özellikle de ergenlik döneminde beklenen fiziksel değişiklikleri, bu değişikliklerin kişiden kişiye değişebileceğini onlarla önceden konuşuyor muyuz?
Lütfen bunları bir düşünelim…
Comments